ORGANICKID BLOG

  • Nisan 15, 2025

    Bebek Odası Dekorasyonunda Dikkat Edilmesi Gerekenler

    Bebek odası dekorasyonu, hem annelerin hem de bebeklerin konforu ve güvenliğini sağlayabilmek için, ebeveynlerin üzerinde dikkatle düşünmesi gereken konuların başında geliyor. Özellikle ilk kez çocuk sahibi oluyorsanız, bu konuda yeterince bilgi sahibi olmayabilir; zevklerinizi ve beğenilerinizi ön planda tuttuğunuz dekorasyon fikirleriyle, kullanışlı ve pratik olmaktan uzak bebek odaları dekore edebilirsiniz.

    Bebek odası dekorasyonu söz konusu olduğunda öncelik bebeğinizin ve sizin rahatlığınız; yine de odayı çocuğunuzun da seveceği ve keyifle vakit geçireceği bir yer haline dönüştürmek oldukça önemli. Çünkü çocuğunuz belirli bir yaşa gelip kendi tarzını ve beğenilerini keşfedene kadar bu oda onun odası ve vakit geçireceği alan olacak.

    Eğer bebeğinizin odasını ne şekilde dekore edeceğinize dair fikirleriniz henüz net değilse; bu konuda size yol gösterebilecek önerilerimize göz atmanızda fayda var.

    Bebek Odası Dekorasyonuna Başlarken

    İlham alın

    Dekorasyon söz konusu olduğunda, işe ilham almakla başlayın. Fikirlerinizi uygulamaya dökmeden önce araştırma yapın ve dekorasyon fikirlerinizi geliştirin. Bu konuda özellikle Pinterest, Instagram gibi sosyal medya kanalları, arama motorları, ev dekorasyon blogları ve dergiler size yardımcı olabilir.

    Plan yapın

    Gerekli araştırmaları yapıp bebeğiniz için nasıl bir oda istediğinize karar verdikten sonra; sahip olduğunuz alan, bebeğinizin cinsiyeti, kişisel zevkleriniz gibi konuları ön planda tutarak kendinize basit bir plan çıkarın. Bu noktada odanın büyüklüğü, odayı boyamak istediğiniz renk, ihtiyacınız olan mobilyalar, eğer belirlediyseniz bir dekorasyon teması ve neyi nereye yerleştireceğiniz gibi konuları düşünmüş olmanızda fayda var.

    Mobilyalarınızı seçin

    Mobilyalar, dekorasyonun ana parçaları ve sahip olduğunuz alanda en çok yer kaplayan parçalar olduğu için; dekorasyona mobilyalarınızı seçmekle işe başlayabilirsiniz. Bu noktada önceliği odada en çok kullanacağınız ve en fazla yer kaplayacak ürüne vermenizde fayda var. Bebek odası söz konusu olduğunda bu parça beşik olacaktır.

    Temizlik yapın

    Bebeğiniz için dekore edeceğiniz odanın hijyeni oldukça önemli. Bu nedenle, mobilyaları satın alıp yerleştirmeye başlamadan önce, odayı yeniden boyamak ya da duvar kağıtlarını değiştirmek mantıklı bir adım olacaktır. Bu işlemi tamamladıktan sonra, mobilyalarınızı yerleştirmeden önce odayı birkaç gün kurumaya ve havalandırmaya bırakmayı ihmal etmeyin.

    Eksikleri tamamlayın

    Temizlik ve boya işlemleri tamamlandıktan sonra; temel ihtiyaçlar arasında yer alan beşik gibi mobilyaları yerleştirin. Bu maddeler tamamlandıktan sonra, odanın dekoratif ve kullanım açısından gerekli, dolap, aydınlatma seçenekleri, bez değiştirme masası, kitaplık, oyuncak dolapları, depolama malzemeleri gibi diğer eşyalar için araştırmalara başlayın. Gerekli olan eşyaların listesini hazırladıktan sonra odanızın ölçüsünü alın ve eksiklerinizi tamamlayın.

    Dekoratif öğeler ekleyin

    Odada gerekli tüm malzemeleri tamamladıktan sonra, sıra en keyifli bölüme geldi: dekoratif dokunuşlar. Bu noktada odayı renklendirecek, hareket katacak, çocuk odası hissini yaratacak ve belirlediğiniz temaya uygun hale getirecek tüm dokunuşları yapın. Odayı halılar, perdeler, askılar, fotoğraf ya da posterlerle süslemek gibi.

    Gözden geçirin

    Dekoratif dokunuşları da tamamladıktan sonra, ilk aşamada yaptığınız listenin yardımıyla bir eksiğiniz kalmadığına emin olun.

    Bebek odası dekorasyonu konusunda belirtmemiz gereken birkaç önemli nokta daha var;

    • Hem bebeğinizin rahatça hareket edebilmesi, hem de sizin için pratik kullanım sağlaması açısından odayı çok fazla eşya ile doldurmayın.
    • Perde satın alırken, mümkünse yere değmeyen, pencerenin altında biten seçimler yapın. Uzun perdeler hem çocuğunuzun dikkatini çekerek perdeyle oynama isteğini arttıracak, hem de kolayca toz toplayacaktır.
    • Oda dekorasyonunun evinizin diğer tüm alanlarında olduğu gibi zamanla değişeceğini ve gelişeceğini unutmayın. Bazı şeyleri eksikliğini hissettiğinizde tamamlayabileceğinizi ya da çok beğenerek satın aldığınız şeylerin aslında gereksiz olabileceğini aklınızdan çıkarmayın.
    • Oda dekorasyonunuzdaki halı, duvar kağıdı gibi ana elementlerin toz tutmayan, sağlıklı materyallerden yapılmış, gerekli yumuşaklıkta ürünler olmasına dikkat edin.

    bebek odası, bebek odası dekorasyonu, bebek odası hijyeni, bebek odası alışverişi
  • Nisan 15, 2025

    Peynirli ve Bisküvili Kahvaltı Maması

    Bebeklerin anne sütünden katı gıdaya geçiş dönemi anneler için unutulmaz, heyecanlı ve bir o kadar da endişeli anlardandır.

    Annelerin tek isteği onların sağlıklı beslenmeleri ve mamalarını severek, iştahla yemelerini istemektir. Onların mamalarını severek ve isteyerek yediğini görmek anneler için anlatması neredeyse imkansız bir mutluluktur. Bilinçli bir anne olarak bebeğinizi 6 ay dolana kadar sadece anne sütü ile beslemeniz tavsiye edilir.

    Kahvaltı günün en önemli öğünüdür. Bunun için en faydası dokunacak besinleri kahvaltıda bulundurmak gerekir. Bunların arasından pekmezin faydaları saymakla bitmez. En belirgin özelliği enerji vermesi ve iştah açmasıdır. Gebelik döneminde ve bebek gelişiminde de çok faydalı bir besindir. Anne sütünden sonra aminoasit dengesi için en iyi besinlerden biridir.

    Diğer bir önemli besin, peynir, ise sağlıklı kemik gelişimi ve güçlü dişler için kalsiyum ve protein kaynağıdır. Peynir ayrıca bebeğiniz için folik asit, A, B ve D vitaminleri açısından da çok zengindir.

    Aşağıda bulunan kahvaltı mama tarifini 7 ay ve üzeri bebeğinize rahatlıkla yedirebilirsiniz.

    Peynirli ve bisküvili mama tarifi

    Yaş Aralığı:

    7 ay ve sonrası için uygun

    Hazırlama Süresi:

    5 dk

    Malzemeler:

    Yarım çay bardağı anne sütü veya hazır bebek sütü

    Az tuzlu beyaz peynir (kibrit kutusunun yarısı kadar)

    3–4 adet organik bebe bisküvisi

    1 tatlı kaşığı pekmez

    Hazırlanışı:

    Mama tabağına bisküvileri ince ince kırın.

    Peyniri rendeleyin ya da bir çatal yardımıyla da ezebilirsiniz.

    Pekmezi ekleyin ve onları ıslatmak için istediğiniz sıvıyla karıştırın. (anne sütü veya hazır bebek sütü)

    Karışımı sıvı bir püre haline getirin.

    Bebeğinizin mamasını mevsiminde olan taze sıkılmış meyve sularıyla da  hazırlayabilirsiniz.

    bebek kahvaltısı, kahvaltı maması, peynirli bebek maması, bisküvili bebek maması, bebekler için sağlıklı tarifle
  • Nisan 15, 2025

    Bebekler Neden Ağlar / Bebeklerin En Yaygın Ağlama Sebepleri ve Çözümleri

    Bebekler ağlar. Çünkü ağlamak, bebekler için açlık, acı, korku ve uyku gibi tüm hislerini ve ihtiyaçlarını ifade etme şeklidir.

    Ağlayan bir bebeği susturabilmek için, önce neden ağladığını bilmek gerekir. Peki, bebeğinizin neden ağladığını anlamanın yolu nedir? Özellikle bebeğinizin doğduğu ilk aylarda,  davranışlarını tanımak ve neye ihtiyacı olduğunu anlamak normalden biraz daha uzun zaman alabilir.

    Güzel haber: bebekler genellikle belli başlı sebeplerden dolayı ağlar. Bu sebepleri keşfettiğinizde ve bebeğinizin o andaki tepkilerini öğrendiğinizde, onu susturmanız da her zamankinden kolay olacaktır.

    Bebekler neden ağlar?

    Acıktıysa

    Bebeklerin ağlamasının en yaygın sebeplerinden biri aç olmalarıdır. Bu noktada, bebeğinizin acıktığında ağlamanın yanında verdiği diğer sinyalleri fark etmek, bebeğinizi, ağlamaya henüz başlamadan emzirmenize yardımcı olacaktır.

    Yenidoğan bebeklerde en çok görülen açlık belirtileri dudaklarını şapırdatmak, aranma refleksi ve ellerini ağızlarına sokmaktır.

    Bezi kirlendiyse

    Kirli bir bez, bebekler için rahatsız edici bir durum olduğundan ağlama sebeplerinin de başında geliyor. Bazı bebekler bezleri kirlendiği anda size işaret verebilirken, bazı bebekler kirli bir bezi bir süre tolare edebilirler.

    Bebeğiniz huzursuzlanmaya başladıysa, bezini pratik bir şekilde kontrol edebilir ve sorununun bu olup olmadığını öğrenebilirsiniz.

    Uykusu geldiyse

    Her ne kadar bebekler istedikleri her an uyuma şansına sahip gibi görünseler de, uykuya dalma sürecinin onlar için de zorlu olduğu anlar oluyor.

    Bebekler özellikle çok yorgun olduğu zamanlarda hemen uykuya dalamayabilir, bu da ağlamalarına neden olabilir.

    Sarılmak istiyorsa

    Bebekler sarılmaya büyük ihtiyaç duyarlar. Anne-babalarının yüzlerini görmek, seslerini duymak, kalp atışlarını dinlemek ve kokularını duymak onlara iyi hissettirir.

    Bebeklerin ağlamasının önde gelen sebeplerinden biri de size yakın olmaya ihtiyaç duyması olabilir.

    Mide sorunları varsa (Gaz, Kolik vb.)

    Bebeklerde sıkça görülen gaz ya da kolik gibi mide sorunları, uzun süreli, aralıksız ağlamalarının sebebi olabilir. Bebeğiniz genellikle karnı doyduktan sonra ağlıyorsa, nedeninin midesiyle ilgili sorunlar olması ihtimali yüksektir. Bu sorunu çözmek için anne-babaların farklı yöntemleri olsa da, herhangi birini uygulamaya başlamadan önce doktorunuza danışmanız yerinde olacaktır.

    Eğer ağlayan bebeğinizin sorunun gaz olduğunu düşünüyorsanız; sırt üstü yatırıp ayaklarını tutarak bisiklet çevirme hareketi yaptırmak, gazından kurtulması için pratik bir yöntem olacaktır.

    Gaz çıkarma ihtiyacı duyuyorsa

    Bebeğinizin ağlamasının nedeni kimi zaman da karnı doyduktan sonra hissettiği gaz çıkarma ihtiyacı olabilir. Bebekler özellikle biberondan süt içerken, yuttukları hava onları rahatsız edebilir. Gaz çıkarma ihtiyacı yaratan hava yutma problemi, kimi bebeklerde sık sık görülürken bazılarını ise hiç rahatsız etmez.

    Üşüyor ya da terliyor olması

    Bebeğiniz, kıyafetleri değiştirilirken ya da bez değiştirme esnasında bezinin soğuk olması gibi durumlarda sandığınızdan daha çok üşüyebilir. Bu gibi durumlarda tepkisi tahmin ettiğiniz gibi ağlamak olacaktır.

    Yenidoğan bebekler, sıcaklığı hissetmeyi severler. Ortam sıcaklığı söz konusu olduğunda, soğuk, bebekleri sıcağın rahatsız ettiğinden daha çok rahatsız eder.

    Bebeğinizi giydirirken terlemesine ya da üşümesine engel olabilmek için genel kural, sizin kendinizi o havada rahat hissettiğiniz kıyafetlerden bir kat fazlasını giydirmektir.

    Rahatsızlık hissi

    Sizin için küçük görünen bazı şeyler, cildi henüz çok hassas olan bebeğiniz için rahatsız edici olabilir. Örneğin bebeğinizin parmağına sarılmış ya da bezinin içinde kalan bir saç teli büyük bir rahatsızlığın kaynağı olabilir. Tıpta “turnike sendromu” olarak bilinen bu durum, saç ya da iplik benzeri bir telin bebeğin el ve ayak parmakları gibi herhangi bir organına dolanması sonucu rahatsızlık duymasıdır. Eğer bu tel çok sıkı sarılmışsa, bebeğinize acı verebilir ve dolaşımı engelleyebilir.

    Diğer yandan bazı bebekler kaşıntıya, farklı kumaşlara ya da etiketlere karşı da hassas olabilir. Özellikle emzik, biberon gibi konularda da çok seçici olabilirler. Bu gibi durumlarda, bebeğinizin kendini en iyi hissettiği materyalleri bularak, giyim ve oyuncak gibi tercihlerinizde ön sıraya alabilirsiniz.

    Diş çıkarıyorsa

    Bebeğinizin çıkaracağı her yeni diş, diş etlerini zorlayarak çıktığından, bu süreç oldukça acı vericidir. Tüm bebekler diş çıkarma sürecinde sıkıntı duyarken, bazı bebeklerde bu durum ateş gibi daha ciddi sonuçlar doğurabilir.

    Eğer bebeğiniz sebebini anlayamadığınız bir şekilde acı çekiyor gibi görünüyorsa, ellerinizle diş etlerini kontrol ederek diş çıkarıp çıkarmadığını hissetmeye çalışabilirsiniz.

    Eklemeden geçmeyelim, bebeklerde ilk diş genellikle 4. Ve 7. aylar arasında çıkmaya başlar.

    Çevresinde çok fazla uyaran varsa

    Bebekler dünyayı kendilerine özel bir şekilde algılar ve keşfeder. Ne var ki bazen algıladıkları tüm bu uyaranları işlemekte zorlanırlar; ışık, ses, elden ele dolaşmak gibi. Bu durumda ağlamak, bebeğinizin “yeter” deme şekli olabilir.

    Böyle zamanlarda bebeğinizi sessiz ve sakin bir yere alarak rahatlamasını sağlayabilir; kundaklayarak kendisini güvende hissetmesine yardımcı olabilirsiniz.

    Çevresinde çok az uyaran varsa

    Bazı bebekler doğdukları andan itibaren dünyayı keşfetmek konusunda oldukça meraklı olabilir. Dışadönük bebeklerde bazen ağlamayı durdurmanın yolu, aktif olmaktan geçer.

    Bebeğinizle birlikte sürekli hareket halinde olmak sizi zorluyorsa, sling, ana kucağı, kanguru, portbebe gibi taşıma araçlarından yardım alabilir; bebeğinizle birlikte çocuk dostu mekanlara gidebilir, hem keşfedip hem de keyif alacağı çocuk müzesi, hayvanat bahçesi gibi mekanların keyfini beraber çıkarabilirsiniz.

    İyi hissetmiyorsa

    Eğer bebeğiniz, temel ihtiyaçları karşılanmış ve rahat bir pozisyonda olmasında rağmen hala ağlıyorsa, ciddi bir problemi olabilir.

    Hasta bir bebeğin ağlaması, normal açlık ya da yorgunluk gibi durumlarda ağlamasından biraz daha farklıdır. Bu gibi durumlarda hastalık ihtimalini göz önünde bulundurarak ateşini ölçmenizde, hastalığın diğer göstergelerine karşı uyanık olmanızda ya da doktorunuza danışmanızda fayda var.

    bebekler neden ağlar, bebek ağlaması nedenleri, ağlayan bebekler için çözümler, bebek bakım rehberi
  • Nisan 15, 2025

    Bebeğiniz İçin En İyi Uyku Öncesi Rutinler ve Bunların Önemi

    Bebekler, onları bekleyen bir sonraki aktivite hakkında fikir sahibi olmaktan keyif alırlar. Bu durum onları sakinleştirir ve rahatlatır. Bebeklerin rahatlığı ise, uykuya kolayca dalmalarını sağlayan en önemli etkenlerdendir. Tam da bu noktada, bebeğiniz için uyku rutini oluşturmak, sizin işinizi de önemli ölçüde kolaylaştıracaktır.

    Uyku rutini geliştirmeye olabildiğince erken başlamak, hem sizin hem de bebeğinizin rutine daha kolay adapte olmasını sağlar. Bebeğiniz 6 – 8 haftalıkken her akşam belirli bir düzen doğrultusunda hareket ederek geliştireceğiniz uyku rutini ile sunacağınız tutarlılık ve öngörülebilirlik; sizin işinizi kolaylaştırırken, bebeğinizi de mutlu edecektir.

    Bebeğinizi uykuya hazırlamak, beraber kaliteli vakit geçirebileceğiniz özel bir zamandır. Peki, iyi bir uyku rutini geliştirmenin yolları nelerdir?

    Uyku Rutini Geliştirirken Nelere Dikkat Edilmeli?

    Uyku rutini geliştirmeye karar verdiğinizde öncelikle hazırlıklarınıza geç saate kalmadan başladığınıza emin olun. Çünkü size ve bebeğinize özel hazırlayacağınız uyku rutini esnasında yapacağınız bir dizi aktiviteye geç başlamanız durumunda, bebeğinizin uyku saati de gecikecektir.

    Özellikle yenidoğan bebekler için, bu süreci kısa tutmak tavsiye edilir. Yenidoğan uyku rutini için şu adımları takip edebilirsiniz; yıkamak, bezini değiştirmek, pijamasını giydirmek, beşik ya da anakucağında okuyacağınız bir hikaye ya da birlikte dinleyeceğiniz bir şarkı.

    Seçeceğiniz aktiviteler doğrultusunda, rutininizi kurmaya dilediğiniz yerde başlayabilirsiniz. Ne var ki, rutin aktivitelerinizin bebeğinizin yatak odasında sonlanması şart. Böylece, bebeğinize kendi yatak odasının vakit geçirmek için güzel bir mekan olduğunu ve burada rahatça uyuyabileceği fikrini de kazandırmış olursunuz.

    Peki uyku rutininizde ne gibi aktiviteler olmalı?

    Uyku Rutini Oluşturma Aktiviteleri

    Stres atın

    Bebeklerin uykuya rahatça dalabilmeleri için, gün içinde harcayamadıkları enerjiyi dışarı atmaları gerekir. Bu nedenle bebeğinizi yatırmadan önce onu yormadan enerji sarf edeceği aktiviteler yapmanız önerilir.

    Uyku rutininize beraber şarkı söyleyip dans ederek veya oyun oynayarak başlamak, hem yerinde hem de keyifli olacaktır.

    Yıkayın

    Uyku rutininin en popüler aktivitelerinden biri bebeğinizi yıkamaktır. Ilık su sizin için olduğu gibi, bebeğiniz için de sakinleştirici bir etkiye sahiptir; diğer yandan bebeğiniz sıcak ve temiz hissederken uykuya daha kolay dalacaktır.

    Eğer bebeğiniz banyo yapmayı sevmiyor ve yıkanırken huzursuz oluyorsa, bu durumda uyku rutininizden banyoyu çıkarabilirsiniz. Çünkü önemli olan rutininizde ikinizin de keyif alacağı ve rahatlayacağı aktivitelere yer vermektir.

    Uykuya hazırlayın

    Bebeğinizle birlikte stres atıp rahatladıktan sonra, uykuya hazırlık düzeni; elini ve yüzünü yıkamak, dişlerini ve diş etlerini temizlemek, bezini değiştirmek, pijamalarını giydirmek şeklinde ilerleyebilir. Özellikle diş fırçalama alışkanlığını kazanması için bu maddeyi atlamamak önemlidir.

    Oyun oynayın

    Birlikte sakin bir oyun oynamak, bebeğinizi yatırmadan önce onunla keyifli vakit geçirmek için güzel bir aktivitedir. Oyunu seçerken dikkat etmeniz gereken tek konu, seçtiğiniz oyunun bebeğinizin eğleneceği ancak çok heyecan duyup uykusunun kaçmasına yol açmayacak bir oyun olmasıdır.

    Örneğin, bebeğinizi yatırmadan önce yatağına ilgisini çekecek bir obje ya da oyuncak saklayıp, bebeğiniz bulduktan sonra bu objeyi keşfetmesine izin verebilir ve hakkında konuşabilirsiniz.

    “İyi Geceler” deyin

    Bebeklerin çoğu odalarında ya da evin içerisinde gezdirilerek sevdikleri oyuncaklara, objelere ve kişilere “iyi geceler” demekten keyif alır. Bu aktivite aynı zamanda uyku satinin geldiğinin de en büyük habercisi olacaktır.

    Sohbet edin

    Bebeğinizi yatağına yatırdığınız an, onunla sohbet etmenize olanak sağlayan mükemmel bir zamandır. Uykuya hazırlanırken sizin sesinizi duymak, bebeğiniz üzerinde tahmin ettiğinizden daha büyük bir rahatlatıcı etki yapar.

    Sohbetiniz sırasında, o gün beraber yaşadıklarınızın üzerinden geçebilir, bunu bir hikayeye dönüştürerek anlatabilirsiniz.

    Kitap okuyun.

    Uyku rutininde yer alan en popüler aktivitelernden biri de kitap okumaktır. Kitap okuma aktivitesi, bebeğinizi rahatlatırken, sizin sesinizden duyacağı yeni kelimeleri algılamaya başlamasına da yardımcı olacaktır. Uzmanlara göre, geniş bir kelime dağarcığı ile iletişim kurmanız, bebeğinizin dil konusundaki yeteneklerinin yanı sıra zeka gelişimine de katkıda bulunacaktır.

    Şarkı söyleyin

    Bebeğinize ninni söylemek, uykuya dalmasını sağlamanın en etkili yollarından biridir. Bebekler, kendilerini en yakın hissettikleri “sizin sesinizi” duyarak uykuya huzurlu bir şekilde geçiş yapabilir.

    Eğer ninni ya da şarkı söylemekten keyif almıyorsanız; bebeğinizin sevdiği herhangi bir ninni ya da klasik müzik albümünden sakinleştirici bir şarkı açıp, odadan ayrılırken sesini kısabilirsiniz.

    bebek uyku rutini, uyku öncesi rutin, uyku düzeni, uyku alışkanlığı
  • Nisan 14, 2025

    Uyku, bebeklerin hem beden hem de zihin gelişimleri için en çok ihtiyaç duydukları şeylerden biridir. Özellikle yenidoğan döneminde gün içerisinde sık sık uykuya ihtiyaç duyan bebekler için, kaliteli ve kesintisiz gece uykularının önemi de büyüktür. Çünkü huzurlu bir gece uykusu bebeğinizin güne zinde başlamasını, öğrenmeye açık olmasını sağlarken beyin gelişimini de olumlu etkiler.

    Bebeğinizin fiziksel gelişimi için de oldukça önemli olan uyku sürecinin kaliteli geçmesi için, verimli uykuyu destekleyen, vücut dengesini bozmayan, antibakteriyel, güvenli, tamamı saf ve doğal ürünleri tercih etmeye özen gösterin.

    Karyola ve Beşik

    Bebeğin doğumundan hemen sonra, hemen karyola kullanmayı tercih etmeyen anne babalar, beşik kullanımını ya da bebekleriyle uyumayı tercih ederler. Ne var ki, bebeğinizi ilk yıldan itibaren kendi yatağında yatırmak istiyorsanız, karyolanızın hazır olmasında fayda var.

    Beşik ya da karyola satın alırken, bebeğinizin güvenliğine öncelik verin. Özellikle karyolaların parmaklıkları arasındaki boşluğun 6-7 santimetreden büyük olmamasına, yatağın kenarlarının kolaylıkla açılamayan bir donanıma sahip olmasına dikkat edin.

    Yatak Takımı

    Yatak takımları genellikle bebeğinizin yatağını hazırlarken ihtiyaç duyabileceğiniz tüm ürünleri bir arada sunar. Ne var ki, takımlar içerisinde yer alan ekstra yastık, örtü gibi birçok ürünü bebeğinizin doğumundan sonra kullanmayacaksınız. Bebeğinizin uyku ihtiyacını karşılamak için, yatak alezi, yastık, çarşaf ve battaniyeler yeterli olacakatır.

    Bebeğinizin sağlıklı ve kaliteli bir uyku sürmesi için, yataklarda bakteri ve mayt üretimine engel olacak, antialerjik, su geçirmeyen, terletmeyen yastıklar ve yatak alezleri tercih edin. Diğer yandan bebeğinizin rahatı için ne çok yumuşak ne de çok sert yastıklar satın almayın.

    Battaniyeler

    Uyku sırasında bebeklerinizin güvenliği de en az rahatlıkları kadar önemlidir. Bu nedenle bebekleriniz uyurken üstlerini örtmek için kullandığınız battaniyelerin, organik ve vücut ısısını koruyan bir malzemeden yapılmış olması gerekiyor.

    Terletmeyen, sağlıklı, yumuşak yapısıyla bebeklerinizin uyku saatlerini keyifli bir hale getirecek ve bebeğinizin uyku süresince hava almasını sağlayacak kumaşlardan yapılmış ürünler; bebeğinizin rahat bir uyku uyumasına yardımcı olacaktır. 

     

    Pijama ve Gecelikler

    Bebeğinizi uykuya hazırlarken, uyku kıyafeti seçiminde dikkat etmeniz gereken 3 önemli unsur vardır; kıyafetin rahatlığı, güvenliği ve sizin için pratik bir kullanım sunması. Organik, nefes alan kumaşlardan yapılmış, antialerjik ürünler rahatlık sunarken; çıtçıtlı ya da düğmeli, kolay açılıp kapanabilen ürünler de, uyku sırasında bebeğinizin bezini kolaylıkla değiştirmenize olanak sağlar.

    Bu aşamada bebekler için özel olarak tasarlanmış, altı lastikli gecelikler de oldukça pratik bir tercih olacaktır. 

    bebek bakımı, bebeklerde uyku
  • Nisan 14, 2025

    Yeni doğmuş bebekle beraber ebeveynler, özellikle de anne tam bir endişe yumağı haline dönüşür. Bebek bakımıyla alakalı birçok kitap, dergi, tv programları hele ki büyüklerin ve çevrenin bitmez tükenmez öğütleri derken bu dönemin keyfine gölge düşebilir.

    Dr.Karp’ in “Mahallenin En Mutlu Yumurcağı” isimli kitabı anneleri panik ve endişe kulübünün üyeliğinden çıkarıyor. İlk 3 ayı son derece iyi analiz eden Dr.Harvey 5 S kuralı (İngilizcede 5 kural S harfi ile başlamasından dolayı) sayesinde bu ayların rahat ve keyifle atlatılacağını belirtiyor. Annenin öz güvenini arttıran onunla empati kurabilen kitaptaki 5 temel prensibi uygulamak bu süreçte etkili olacaktır.

    Dr.Harvey, kitabında “Yeni doğan bebeğiniz birçok açından, bir çocuktan çok bir fetüse benzer. Zamanının büyük bir kısmını uyuyarak ve beslenerek geçirir. Doğumunuzu üç ay geciktirebilecek olsaydınız, bebeğiniz gülümseme, ses çıkarma ve tepki verme yetenekleriyle doğardı. Yeni doğmuş bebekler, dünyaya hazır olduklarına dair bazı işaretlere sahiptir, fakat buna rağmen, dünyadaki ilk üç aylarında bebeklerimiz öylesine olgunlaşmamıştır ki, kendilerini endişeli hissettiklerinde tekrar annelerinin karnına dönme şansına sahip olsalar çok mutlu olurlardı.” diyor.

    İşte bebeğinizi anne karnında hissetirecek, sizi de daha rahat ve bu süreçten keyif alır noktaya getirecek o kurallar;

    dr_harvey_emen_bebek

    5 S kuralı

    Kundaklama

    Tamamen sarmalanmışlık duygusu; eskilerin yaptığı gibi yapmak aslında. Kundaklama hakkında çıkan bir çok haber, kulaktan dolma bilgi şöyle dursun, Dr. Karp kundaklamanın çok işe yaradığını, bebeğin anne karnındaki gibi güvenli hissettiği için daha huzurlu olacağını söylüyor.

    Yan ya da Yüzükoyun

    Bebeğinizin Kendini İyi Hissettiği Pozisyon; bebeklerin sırt üstü yatarken birçok tehlikeye karşı savunmasız olduğunu biliyoruz, tükürüğünün boğazına kaçacak olması gibi. Bu nedenler bir yana, Dr.Karp en rahat olduğu pozisyonun da yan ya da yüzükoyun yatırmak olduğu görüşünde.

    Şşşt!

    Bebeğinizi En Çok Sakinleştiren Ses; annelerimizin içgüdüsel olarak kullandığı bu ifade, bebeğiniz üzerinde hakikaten işe yarıyor. Dr. Harvey Karp, bu sesin bebeğinizin tüm endişelerinin aldığını, onun yanınızda ve güvende hissetmesini sağladığını söylüyor.

    Sallama

    Bebeğinizin İhtiyaçlarına Göre Ritimli Biçimde Sallanmak; her dönemin handikaplarından biri olsa da Dr. Karp bebeğin sallanmasının onu sakinleştireceği ve rahat bir uykuya geçişi için ideal yöntemlerden biri olduğu görüşünü savunuyor.

    Emmek

    Keyif Kısmı; Anne ile en yakın temasta olduğu emmek kısmında, dünyadaki en huzurlu yerde olduğunu hissettiğini ve bu süreçten inanılmaz keyif aldığını söylüyor Dr. Karp.

    Aslında tüm bunlar büyüklerimizin bize yaptığı ve bizim de yapmamızı öğütlediği, yaşadığımız modern çağın unutturduğu öğretiler olarak kenarda beklediler.

    Kitap kolik ağlamalarına farklı bir bakış açısıyla yorumluyor. Bu ağlamaların, sanıldığı gibi gaz sancısı olmadığı, yeni hayata adaptasyon sağlamaktaki zorluklarından kaynaklandığı belirtilerek ,anneleri endişeden uzaklaştıran bir yaklaşımla okuyucusuna sunuyor.

    bebeklerde uyku yöntemleri, bebeklerde uyku, ağlayan bebekler için çözümler
  • Nisan 14, 2025

    Anne baba olmaya karar vermek büyük sorumluluk. Aynı zamanda büyük sabır ve özveri isteyen bir konu. Doğduğu andan itibaren ise en önemli konu sağlıklı büyüyebilmesi için doğru beslenmesini sağlamak. Fakat doğru sanılan yanlışlar sayesinde bazen sağlık sorunları ile karşılaşabiliyoruz.

    Hamileliğin başladığı andan itibaren en hızlı gelişimi gösteren bebeğiniz, 40 hafta gibi bir sürede inanılmaz gelişimler geçirerek vücudunu doğuma hazırlar. Doğumdan sonra ise büyümesi, doğum öncesine göre biraz olsun yavaşlar. Fakat yine de ilk 6 ayına kadar hızlı bir büyüme ve gelişme süreci gösterir. İlk 6 aylık zaman içerisinde normal olan 600 ile 1000 gr. arasında arasında ağırlık kazanmasıdır. 6 ayına bastığında ortalama kilosu 8 kg. civarında ise büyümesi süreci gayet sağlıklı ilerliyor demektir. (Kişisel farklılıklar ve farklı rahatsızlıklar var ise süreç ve değerler değişeceği için verilen bilgiler geneldir, çocuğunuz için uzmanınızdan destek almalısınız)

    6.aydan sonra ise büyüme yeniden yavaşlar ve bebekler 6 ile 12 ay arasında 400 – 600 gr arasında kilo kazanırlar.  6.ayından sonra kilo almasının azalması gayet normaldir, bazı anneler kilo almasının yavaşlamasını bir sağlık problemi zannederek uzmana koşarlar. Oysaki bu gayet normal bir süreçtir.

    Bebeğiniz büyüdükçe de durum farklı değil aslında. Hareketsiz bir yaşam, televizyon ve bilgisayar kullanımında artış, apartmanda yaşamak gibi konular çağımızın çocuklarında gereksiz ve sağlıksız kilo artışına sebep oluyor. Ama üzülmeyin, her zaman yapılacak bir şey vardır.

    Çocuğunuza gerçekçi hedefler koyun

    Eğer çocuğunuz fazla kilolu ise ve diyete girecekse ona gerçekçi hedefler koyun. Sonucun başarısızlık duygusunu körükleyeceği bir diyet sadece ruhunu zayıflatacaktır.

    Egzersiz yaptırın

    Herhangi bir sportif aktiviteye yazdırın, yüzme, basketbol, tenis gibi sporlar büyük öneme sahip. Böyle bir imkanınız yoksa günde en az yarım saat yürüyüş yapmasını sağlayın. Böylelikle hem boyu uzayacak hem kalori harcayacak hem de kilo vermesi gerçekleşecektir.

    Sağlıklı ve besleyici yiyecekler yemesini sağlayın

    Çocuğunuzun 3 ana, 3-4 ara öğün yemesini sağlayın. Böylece uzun süre açlık hissetmeyeceği için öğünlerde de fazla yemeyecektir. Çocuklarınıza daha fazla sebze, meyve, tam tahıl ürünleri yemelerini, daha fazla su içmelerini sağlayın. 1 portakal, portakal suyundan daha az kaloriye sahip değildir fakat içerisindeki lif sayesinde çocuğunuz kendini daha tok hissedecektir. Yemeklerde de düşük yağlı süt, yoğurt, peynir tüketmelerini sağlayın. Böylelikle alacakları kaloriyi azaltmış olacaksınız.

    Ailenin beslenme alışkanlığını değiştirin

    Çocuğunuz yemek yemeği zorunluluk olarak yapıyorsa bu oldukça tehlikeli bir durumdur. Yemeğinizi mutfakta veya salonda yiyin ama televizyon gibi dikkati dağıtacak etkenler olmasın. Eğer çocuğunuz televizyon karşısında yemek yiyorsa ne kadar yemek yediğinin farkında olmayacağı için tehlikeli olabilir. Eğer siz evde sürekli atıştırıyorsanız, sebze yemeği veya salata tüketmiyorsanız, yemek sonrasında tatlı veya hamurlu yiyecekler tüketme alışkanlığınız varsa, günde maksimum 2-3 bardak su içiyorsanız bilin ki çocuğunuzda sizi taklit edecektir. Öncelikle siz sağlıklı beslenin ki çocuğunuz da sağlıklı beslenme bilincini edinsin.

    Davranış değişikliği uygulayın

    Beslenmeyle ve fiziksel aktivitelerle ideal bir kiloya ulaşmak için çocuğunuzun gözlemlediğiniz kadarıyla yediklerini kaydedin, mutfağınızda yüksek kalori içeren birçok yiyeceği kaldırın, öğün zamanlarında TV izlemek, televizyonun açık olduğu her an yemek yeme isteği doğurabileceğinden riskli diğer bir durumdur. Hedef olarak koyduğunuz egzersiz süresine ulaştıktan sonra ödüllendirin. Aile, haftalık aktivite düzenleme ve bir hedefe ulaşma konusunda bir grup olarak hareket edebilir.

    Gelişimini kontrol ettirin

    Çocuğunuzu en fazla iki haftada bir kilo ve boy kontrolü, hatta gerekirse 2 -3 ayda bir kan bulgularının kontrolü için doktoru ve diyetisyenine danışın. Her gün tartım işlemi yapmayın bu durum çocuğunuzu strese sokabilir.

    Destekleyici olun

    Çocuğunuza yardımcı olmak için ailenin beslenme alışkanlığını değiştirmesi önemlidir. Evinize abur cubur almayın, yağlı yiyeceklerden uzak durun. Unutmayın çocuğunuz sizden ne görürse aynısını yapacaktır.

    Çocuk gelişimi, çocuklarda kilo
  • Nisan 14, 2025

    Bebeklerin herkes tarafından kabul edilen çok önemli bir özellikleri vardır; kesinlikle benzersiz bir kokuya sahip olmaları! Bebek kokusu, bu kokuyu alan büyüklere huzur verirken, bu taptaze kokunun sahip olduğu cildin de iyi korunması gerektiğini büyüklere hatırlatır.

    Bebeklerin temizliği için şart olan ancak anneleri bir miktar tedirgin eden bebeğe banyo yaptırmak konusu, özellikle de bebeğin ilk banyosu ise anneleri zorlayacakmış gibi görünür ama panik yok! Sistemli ilerleyerek, bebeğinizin banyosunu rahatlıkla yaptırabilir ve o yumuşacık kokunun daha da güzelleşmesini sağlayabilirsiniz.

    Bebeğe banyo yaptırmak için öncelikle malzeme hazırlığınızı tamamlamalısınız. Kullanacağınız her şey elinizin altında, hazır bulunmalı. Özellikle bebeğinize ilk kez banyo yaptırıyorsanız su ile uğraştığınız sırada bir eksik olduğunu fark etmeniz canınızı sıkabilir.

    İhtiyacınız olabilecekleri şöyle sıralayabiliriz; emici ve kaliteli bir pamuktan elde edilmiş bebek bornozu veya havlusu, bebek bezi, bebek yağı, pişik losyonu, banyodan sonra vücut ısısını dengede tutacak pamuklu bebek giysileri, yumuşak bir tarak, bebek şampuanı ve sabunu.

    Eğer bebeğinizi tek başınıza yıkayacaksanız mutlaka küvete monte edilebilen bebek filelerinden yararlanın. Böylece bebeğinizi taşırken bir destek almış olursunuz ve daha hızlı hareket edebilirsiniz. Bebek küvetini bel hizanıza almanız hareket kabiliyetinizi artırır ve daha az eğilmenizi sağlar.

    Bebeğinizi yıkayacağınız suyun sıcaklığı çok önemlidir. Bu su ne çok sıcak ne de çok soğuk bir ısıya sahip olmalıdır. Bebek banyosunda ideal su sıcaklığını elde etmek için hala geleneksel yöntemler kullanılabiliyor. Dirseğinizle suyun sıcaklığını kontrol edebilir ve yanmadığınız ancak üşütmeyecek ılık bir su kıvamını sağlayabilirsiniz.

    Bir bebek için banyoya en uygun zaman, midesinin çok fazla baskıya uğramayacağı zamandır. Bebeğinizi mama yedirir yedirmez yıkarsanız, banyo maceranız bebeğinizin kusması ile sonuçlanabilir. Tam tersi olarak aç iken banyoya giren bir bebek de kesinlikle huzursuz olur. Ne aç ne de tok olduğu zamanları seçmelisiniz.

    Bebeğinizi yıkarken yüz üstü tuttuğunuzda tüm vücuduna doğru destek verdiğinizden ve bebeğin öne kaymayacağından mutlaka emin olun. Asla gözünüzün önünden ayırmayın ve kesinlikle yalnız bırakmayın. Bebeğinizin başından su dökerken, burnuna ve ağzına su kaçmaması için yavaş hareketlerle ilerleyin. Aniden dökeceğiniz su bebeğinizi korkutabilir ve banyo sırasında huzursuz hissetmesine sebep olabilir.

    Eğer bebeğinizin ilk banyosunu yaptıracaksanız, doğumdan sonraki 24 saati tamamladıktan sonra uygun bir zamanı seçebilirsiniz. Bebeğinizin aşırı hassas cildi çok fazla yıkanmaya da reaksiyon göstereceğinden, birkaç günde bir periyotlar oluşturarak düzenli bir sistem kurabilirsiniz.

     

    Banyodan sonra bebekler için üretilen losyon ve masaj yağları ile bebeğinize rahatlatıcı bir masaj yapabilir ve huzurla uyumasını keyifle izleyebilirsiniz.

    Bebek gelişimi, bebek banyo, bebek bakım
  • Nisan 14, 2025

    Bebeklerin hızla ilerleyen büyüme evreleri, gerçekleşen her gelişme ile daha da heyecan verici bir hal alır. Onların ilk anlamlı bakışları, gülüşleri, eşyaları yeni yeni kavramaya başlamaları ve tutabilme yetenekleri geliştikçe, size de bebeğinizin bu keyifli anlarına katılmak ve elbette desteğinizle katkı sağlamak kalıyor.

    Peki bebekler ne zaman yürümeye başlar? Bebeğiniz bir yaşını geçtikten sonra, onun için kendi ayakları üstünde durabilme zamanının yavaş yavaş geldiğini anlayabilirsiniz. Yerde sürünme, yuvarlanma ve emekleme aşamalarını başarıyla tamamlayan bebekler, denge meselesinin bir miktar daha üstesinden geldiğinde ayaklanmaya başlarlar. Bebeğinizin ilk adımlarını attığı şu günlerde evde artık yeni bir devir başlıyor demektir; yürümeye başlayan bebeğin devri!

    Bebeğinizin yürümeye başlaması ile birlikte, hem onun hem sizin hem de evinizin düzeninde birtakım değişiklikler olması kaçınılmaz. Bu değişimler karşısında parola; panik yok! Siz de bu sürece uyum sağlayarak ve panikten uzaklaşarak rahatlıkla atlatabilirsiniz.

    Yürümeye başlayan bebeğin düzeni değişir

    O artık bıraktığınız yerde kalan, dünyayı uzaktan seyreden bir bebek değil ve bunun fazlasıyla farkında. Dünyayı sadece izleyen bir bebekten, keşfetmeye başlayan küçük bir çocuğa dönüşen miniğinizin uyku ve yemek düzenleri de bu keşfetme tutkusundan dolayı bu süreçte değişimlere uğrayacaktır.Evde yürümek, koşmaya çalışmak, odadan odaya gitmek bebeğinize şimdilerde uyumaktan çok daha cazip geliyor. Bu yüzden özellikle gündüz uykularını reddetmeye başlayabilir.

    Aynı şekilde yemek düzeni de bu süreçte sizi biraz zorlayabilir. Önceden saati saatine yemek yiyen bebeğiniz, bu dönemde yemeği reddederek keşfe çıkmayı tercih edebilir. Bu değişimler karşısında panik duyan veya kızan bir profil çizmek yerine onu anlayışla karşılayın.Unutmayın ki yürüme konusundaki hevesini aldığı zaman bebeğiniz kendi düzenine geri dönme eğilimine girecektir. Yemek yemeyen bebeğinize bu dönemde enerji değeri yüksek meyveler verebilirsiniz.

    Bebeğiniz yürümeye başlayınca güvenlik önlemi almalısınız

    Bazı çocuklar dikkatli, temkinli ve çekingen adımlar atarken; bazıları tüm enerjilerini aynı anda harcamak istercesine koşturmaya ve cesur adımlar atmaya eğilimlidir. Ancak nasıl yürürse yürüsün, bu dönemde her bebek bir şekilde kendine zarar vermeye eğilimlidir. Yürüme heyecanını doruklarda yaşarken etraftaki eşyalara dikkat edebilmesini bekleyemeyeceğimize göre, yapılması gereken bellidir; ev düzenini yürümeye başlayan bebeğe göre ayarlamak.

    Öncelikle evdeki tehlike oluşturabilecek eşyaları belirlemelisiniz.Altına girip sıkışabileceği bir masa, çıkıntı oluşturarak çarpmaya zemin hazırlayan raflar, ranza vb. eşyaların merdivenleri potansiyel tehlikedir ve bunları yumuşatacak, önünü kapatacak veya ortadan kaldıracak önlemleri evinizin durumuna göre almalısınız.

    Elektrikli eşyalar ve prizlere dikkat etmelisiniz. Bebeğiniz yürüyerek ulaştığı her durakta kendisini bekleyen yeni nesnelere ilgiyle yaklaşır. Prizleri mutlaka kapatmalısınız.Aynı zamanda boğaza kaçabilecek, bebeğinizin yutabileceği küçük eşyaları da daha yükseklerde saklamanın vakti artık geldi. Eğer kapı kolları bebeğinizin ulaşabileceği kadar alçak bir seviyede duruyorsa, bebeklerin korunması için satılan emniyet kitlerinden yararlanabilirsiniz.

     

    Bebeğinizin bu keşif yolculuğunu daha keyifli bir hale getirerek, hem onun hem de sizin mutluluğunu garantileyebilirsiniz. Her yaptığı yenilikte annesinden onay almayı bekleyecek bebeğinizi, başarılarında “Aferin” diyerek teşvik etmeyi unutmayın.

    bebek gelişimi, bebeklerde ilk sene, bebeğim büyüyor
  • Nisan 04, 2025

    Şekerin vücudumuza olan olumsuz etkileri ve uzun vadede yarattığı tahribatı artık bilmeyen yok. Alışkanlıklardan dolayı bir türlü vazgeçemediğimiz şekeri, bebeğimizin beslenme planında ise kesinlikle görmek istemiyoruz.

    Henüz şekerle tanışmamış bebeğinizin tatlı ihtiyacını karşılamak ve ona keyifli yiyecekler sunmak için ise sağlıklı alternatif arayışları bitmek bilmiyor. Dışarıdan hazır alabileceğiniz neredeyse tüm ürünlerin içinde az da olsa bir miktar şeker maalesef sizi bekliyor. Tamamen şekersiz olarak hazırlanabilecek tarifler ise mutfağınızda kolaylıkla hazırlanabilir ve malzemeleri de rahatlıkla bulunabilir.

    Bebeğiniz için önerebileceğimiz şekersiz tatlı tarifleri, aslında yalnızca bebeklere özel değil. Şekersiz beslenme düzenine geçtiyseniz veya tatlı ihtiyacını daha sağlıklı yollarla gidermek için farklı lezzetler arıyorsanız, tamamen doğal malzemelerle hazırlanan ve işlenmiş şekerden uzak duran tatlı tariflerimizle siz de farklı bir tatlı deneyimi yaşayabilir ve hatta sevdiklerinize de ikram edebilirsiniz. Bu yüzden, malzemeleri aynı oranda çoğaltarak, daha fazla brownie topu elde edebilir ve akşam tatlılarınıza doğal bir yenilik kazandırabilirsiniz.

    Şekersiz tatlı tarifimiz, işlenmiş şeker içermiyor ve lezzetini meyvelerin doğal şekerinden alıyor. Organik malzemelerle sağlıklı hazırlayabileceğiniz tatlı tarifimiz bal içerdiğinden, 1,5 yaşından küçük çocuklara önermiyoruz. Tatlının içindeki herhangi bir malzemeye karşı duyarlı olup olmadığını, çocuğunuzun doktoruna danışmanızı tavsiye ediyoruz.

    Şekersiz Brownie Topları

    Malzemeler:

    2 su bardağı organik ceviz içi

    1 su bardağı çekirdeksiz veya çekirdekleri çıkarılmış, organik hurma

    1 küçük organik avokado

    2 çorba kaşığı organik bal

    Çeyrek fincan hindistan cevizi yağı

    Yarım çay kaşığı vanilya özü (Vanilya ekstratı olarak da bulabilirsiniz)

    Yarım su bardağı şekersiz, organik kakao

    Bir tutam tuz

    Üzerine şekersiz, rendelenmiş hindistan cevizi, kıyılmış fındık, şekersiz kakao sosu

    Hazırlanışı:

    Mutfak robotunda 2 su bardağı ceviz içini ve 1 su bardağı hurmayı bir araya getirin. Parçalanıp birbirlerine yapışmaya başlayana kadar robotta çekin.

    Robotta çekerek elde ettiğiniz karışıma; avokado, organik bal, vanilya özü ve organik kakaoyu da ekleyin. Bu yeni karışışımı yoğurup harmanlayarak bir hamur elde edin.

    Elde ettiğiniz hamurdan istediğiniz büyüklükte parçalar koparın ve elinizle yuvarlayarak top haline getirin.

    Rendelenmiş hindistan cevizi ve kıyılmış fındığı düz bir tabakta bir araya getirin. Şekersiz kakao sosunu da ayrı bir kaba alın.

    Hazırladığınız brownie toplarını önce kakao sosuna batırın, ardından hindistan cevizi ve fındık karışımında yuvarlayın.

    Dilerseniz fındık yerine benzeri herhangi bir kuru yemiş de kullanabilirsiniz.

    şekersiz tatlı, organik brownie, sağlıklı atıştırmalık, doğal tatlı, organik beslenme
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı