Oyuncakların çocuk için ne kadar önemli olduğunu bilmek için, kendi çocukluğumuzu hatırlamamız yeterli değil midir? Hatta büyümüş ama çocuk yanı kalmış insanlara gıpta etmez miyiz? Çocukken oynadığımız oyunlardan aldığımız keyif, hala bizi o günlere götürüp özlemle iç çekmemize neden olur. Yetişkin olunca dahi unutulmayan, çocukluğumuzun mihenk taşı olan bu oyunlar, neden bu kadar önemlidir, bizlere neler katmıştır, çocuklarımıza hangi katkıları sağlayacaktır, bunları irdeleyerek, değerlendirelim.
Büyüklerin gözünden bakılınca oyun; çocuğun oyalanmasına, eğlenmesine, vaktinin doldurulmasına yarayan amaçsız bir uğraş olarak görülebilir. Halbuki oyun çocuklar tarafından ciddiye alınması gereken bir iştir. Oyun çocuk için, yaşam biçiminin ta kendisidir.
Çocuğun en doğal öğrenme ortamı oyundur. Yaptığı taklitler, gördükleri, duydukları, yaşamındaki pekiştirmelerin temeli olacak ve onu hayata hazırlayan faktörlerin en önemlilerinden birini teşkil edecektir. Oyun, çocuğun gelişmesi için en önemli etkenlerden biridir ve tüm gelişim alanlarına yardımcı olmaktadır.
Bebeği ile evcilik oynayan küçük bir kız çocuğunu ele alalım; küçük kız bebeğini sallayarak uyutmaya çalışıyor, mamasını yediriyor, ninniler söylüyor. Burada küçük kız kendisini annesine benzetmektedir. Annesinden öğrendiklerini, gördüklerini, duyduklarını bebeğinde deneyerek aslında kendini geliştirmektedir. Annesi küçük kıza nasıl davranışlar sergiliyorsa küçük kızda bu durumu oyuna dönüştürerek bebeğine o şekilde davranışlar sergiler. Çocuk ailesinden ne görürse bunu oyuna dönüştürür. Bu yüzden aileler çocuklarına öğretmek istediklerini, eğlenceli bir oyuna dönüştürerek gelişmelerini sağlayabilirler.
Birbirini tanımayan iki çocuk yan yana geldiği zaman birbirinin adını sormadan hemen oyun oynamaya başlar. Çocuklarda oyun ortak dil olarak görülmektedir. Ancak oyun oynayarak, oyuncakları paylaşarak, kurallara uymalıdırlar. İlk başlarda çekişme, birbirini çekememe, kıskançlık, mızıkçılık, küsme gibi davranışlar sergilerler. Oyunlar aracılığıyla başlayan arkadaşlıklar toplu oyunlarda daha iyi bir hal haline gelmektedir. Çocukların gruplu oyunlarda sergiledikleri tavırlar aslında ailelerinden aldıkları eğitimi yansıtmaktadır. Bunun için ailelerin çocuklarına verdiği eğitimler çok önemlidir.
Oyunun çocuğun karakterine ve kişiliğinin gelişmesine katkıları nasıldır?
Oyun, çocuğun kendini ifade etmesinde ve kişiliğini ortaya koymasında son derece olumlu ve etkili bir rol oynar. Olumlu davranışların onun kişiliğine yerleşmesinde, oyun kolaylık ve geçirgenlik sağlar. Oyun sayesinde empati yapmayı, başkalarının hak ve düşüncelerine saygı duymayı, sabırlı olup beklemeyi, sterse karşı dayanmayı, sorun çözmeyi, liderlik vasıflarının ortaya çıkmasını ve tüm bu ve buna benzer olumlu davranışların, kişilik ve karakterine yansımasını sağlar.
Aslında çocuğumuzla oyun oynayarak hem kaliteli ve eğlenerek zaman geçirebilir, onun anılarına yeni hikayeler katabilir ve en önemlisi karakter ve kişiliğinin gelişmesine olumlu katkılar yapabiliriz. Çünkü bizim en değerli sermayemiz, yarınlarımız çocuklarımızdır.