Sosyal gelişim her bireyin geçirdiği kaçınılmaz bir evredir ve ailede başlar. Koşullar gereği gelişim olumlu ya da olumsuz yönde ilerleyebilir. Akrabalar, ailenin sosyal çevresi derken çocuğun gözlemleyeceği çok fazla konu yaşanır. Bu konulardaki deneyimler çocuğun sonraki yaşlarındaki sosyal becerileri açısından çok önemlidir.
Çocuk küçük yaşlarda taklitçidir, çevresinde gördüğü şeyleri taklit etmeye çalışır ve taklit ettikçe öğrenir. Böyle bir durum göz önünde bulundurularak çocuğun çevresinde olabilecek kişileri “rol model” olabilecek kişilerden seçmeye dikkat etmeliyiz.
İlk doğduğu anda annesi ile olan ilişkisi zamanla daha geniş bir çevreye yayılır. İlk başlarda isteklerini sadece ağlayarak anlatmaya çalışırken sonraki zamanlarda keyifli sesler çıkarmaya, konuşan kişiye karşı tepki vermeye, yabancıları tanımaya, ilgilenildiğinde ağlamayı bırakmaya ve gülmeye başlar.
Önceleri anneye olan bağlılıkla yabancılara karşı duyulan utanç ve anneden ayrılmama isteği 12.aydan sonra yerini kalabalık ortamlarda olmaktan keyif duymaya bırakır. Ortalama 2 yaşından sonra (konuşma ve yürüme yetilerinin kazanılması ile birlikte) anneye olan bağlılığı devam ederken yine de birey olmaya çalışır ve fevri davranışlar sergileyebilir. Annenin söylediklerine uyum göstermek istemez ama anneden de kopamaz.
Toplumsal kuralları öğreneceği ilk yer ailedir ve ailede kurallar var ise ve bu kurallara uyuluyor ise çocuğun sosyal kurallara uyum sağlaması daha kolay olmaktadır. Çevreye uyumu sağlayan zihinsel kapasite, zekâ, karakter özellikleri, problem çözme yetisi ve yetenekleri gibi konularda da sıkıntı yaşamayan çocuklar, ailede hep birlikte uyulan kurallar sonucunda perçinleşir. Unutulmamalıdır ki; evde nasıl bir iletişim kurma yöntemi kuruldu ise çocuk aynı metodu dışarıdaki insanlar için de geliştirecektir.
Çocuğun ailede almış olduğu disiplin yetisi, çevreye uyum ve sosyal kurallara yatkınlık açısından da temel oluşturur. Ailede öğretilen sosyal kurallar, ilk başlarda hatırlatılsa da çocuğunuz zamanda hatırlatmanıza gerek olmadan kendisi uygulamaya başlayacaktır.
Çocuğunuzun da bir birey olduğunu, size ait olmadığını, nasıl geçtiğini anlamayacağınız bir zaman içerisinde kendi hayatını kurmak isteyeceğini ve çok küçük yaşlardan itibaren kendi kararlarını alabilecek kişiliğe sahip olduğunu unutmayın.
Mutlu yarınlara!